23 Aralık 2014 Salı

İyikim, Biriciğim
Sevgi telime dokunan gözlerin
Hasret olmuş 
Buram buram tütüyor ruhumda
Sıcaklığını hissettiğim ellerin
Kor olmuş
Yakıyor kalbimi hunharca 

Ah sen gölgesini hep yanımda istediğim
Bırak da kavuşsun aydınlıklar baharlara
Savrulsun kederlerimiz soğuk rüzgarlara 
Yağsın yağmurun bereketi sonsuz dostluğumuza

Sen şimdi yeniden doğuyorsun bensiz diyarlarda
Kalbim sensiz parça parça gizli sandıklarda
Sensizlik girdabında dönüp dursamda
Her nefesin can olup üflenir ruhuma

...ŞULE ÇOM...

18 Aralık 2014 Perşembe

KÖŞE

3. 

Sen geldin ve benim deli köşemde durdun 
Bulutlar geldi ve üstünde durdu 
Merhametin ta kendisiydi gözlerin 
Merhamet saçlarını ıslatan sessiz bir yağmurdu 
Bulutlar geldi altında durduk 

Konuştun güneşi hatırlıyordum 
Gariptin yepyeni bir sesin vardı 
Bu ses öyle benim öyle yabancı 
Bu ses saçlarımı ıslatan sessiz bir kardı 

Dişlerin öpülen çocuk yüzleri 
Güneşe açılan küçük aynalar 
Sert içkiler keskin kokular dişlerin 
İçinden geçilen küçük aynalar 

Ve güldün rengârenk yağmurlar yağdı 
İnsanı ağlatan yağmurlar yağdı 
Yaralı bir ceylan gözleri kadar sıcak 
Yaralı bir ceylan kalbi gibi içli bir sesin vardı 

Sen geldin benim deli köşemde durdun 
Bulutlar geldi üstünde durdu 
Merhametin ta kendisiydi gözlerin 

SEZAİ KARAKOÇ

16 Aralık 2014 Salı

Karadeniz...


İçinde birçok canlıyı barındırır... Kocamandır yüreği, derindir kalbi, herkesi kucaklar, çevreler, kollar, sevmediğini yutar .)  Hırçındır karadeniz, kafasına eserse eser gürler, yıkar ortalığı, sonra aniden durulur, tüm döktüklerini toplar, içinde temizler herşeyi ve tekrar güzelliklerle döndürür hayata...  Kıyıya dalgalarını savurur  büyüklü küçüklü, döker içini sahiline, bırakır kendini rüzgara... Fırtına olur bazen, bazense sessizdir sadece ... Dümdüz, sakin masmavidir gökyüzünün güzelliğince....
Gece başka güzeldir gündüz başka, Sadece sesini duyarsın gecenin karanlığında.  Kıyıya, sahile döker yine içini. Gece daha çok dertlenir, şehrin sessizliğinde kendi sesini daha güzel duyurur... Bunu fırsat bilip anlatır da anlatır sahile ama sahil hiç bıkmaz, onu sonsuza dek dinleyebilir. Çünkü sahil dert ortağıdır karadenizin...  Birinin eksikliğinde diğerinin sesi çıkmaz sus orucuna girer adeta öteki...
İkisi böyle bağlıdırlar birbirlerine... ve hep bağlı kalacaklardır.

11 Aralık 2014 Perşembe

KÖŞE

2. 

Evlerinin içi ayna döşeli 
Ayna hâtıra gözler ve sevmek 
Benim aşkım bin bir köşeli ah bin bir köşeli 
Bir köşe gidince bin köşe yeniden gelecek 
Ayna hâtıra gözler ve sevmek 

Evlerinin içi kabartma bahar 
Köşelerinde keklik gibi bakıp duran saksılar 
Halıları öpe öpe nakış yapar nakış gibi ayaklar 
Siz söyleyin insan seve seve ölmez ne yapar 
Köşelerde keklik gibi bakıp duran saksılar 

Evlerinin içi yeni güllerden 
Görülmemiş güneşleri görülmemiş gözlerine getiren 
Sağ köşedeki entari sol köşedeki şapka 
Beni katil suların ortasına bıraka 
Katil sular güneşi gözlerinden götüren 

Evlerinin içi gurur döşeli 
Benim aşkım bin bir köşeli ah bin bir köşeli 

SEZAİ KARAKOÇ

1 Aralık 2014 Pazartesi

KÖŞE

1
Fabrika dumanlarında resmin 
Kirli ve temiz haritaları doldurmuşsun 
Hâtırasız ve geleceksiz bir iç deniz gibi 
Aşka veda etmiş topraklarda durmuşsun 

Benim geçmiş zaman içinde yan gelip yattığıma bakma 
Ben geleceğin kara gözlü zalimlerindenim 
Bir tek köşen bile ayrılmamışken bana 
Var olan ve olacak olan bütün köşelerinin sahibi benim 
Ben geleceğin kara gözlü zalimlerindenim 
Sen kaç köşeli yıldızsın 

SEZAİ KARAKOÇ

1 Ağustos 2014 Cuma

Onbir aylık yoldan geldin nazlı bir misafir gibi.
Ev sahibi gibiydin,ikramların sonsuzdu,elin kolun doluydu.
RAHMETİNLE sardın ruhlarımızı,heyecanla koştuk camilere,mukabelelere,on yedi saat aç kalmak hiç bu kadar zevkli olmamıştı.
Sonra MAĞFİRET sundun,yorgun,suskun, günahlarla soğumuş yüreklerimize.Afedilmenin hafifliği sardı ruhlarımızı,iftar ettik sevdiklerimizle...
Öyle bir müjde verdin ki CEHENNEMDEN AZAD OLDUNUZ dedin,tatlı suskunluğumuz,sakin bedenimiz bu müjdeyle canlandı...
Bin aydan daha hayırlı bir gece çıktı heybenden sonra,KADRİ KIYMETİ BOL ,insanın şeref bulduğu geceydi,dillerde hep o dua :ALLAHÜMME İNNEKE AFÜVVUN KERİMUN.TUHİBBUL AFVE FA'FU ANNİ.Allahım sen affedicisin.Affetmeyi seversin.Beni de affeyle diyerek muhtaçlığımızı haykırdık Rabbimize...
Kimini ilk kez tanıştırdın HAK KELAMIYLA,kimini huzura alıştırdın NAMAZLA,kimine AŞK oldun,kimine GÖZYAŞI...Ne yazık ki vakit geldi, toparlandın gidiyorsun...
Her gelişin bir yükseliş vesilesi olsa,her geldiğinde bir hediye bıraksan mesala,getirdiklerini muhafaza edebilsek ebede kadar...Camiler mahsun kalmasa gidişinle,kapatılmasa hak kelamın kapakları,muhtaçların hakları birikmese ceplerimizde...
İYİ Kİ GELDİN.ŞEREF VERDİN ,AŞK VERDİN,YİNE GEL...
DOĞ YENİDEN KALPLERİMİZE!
UYANDIR BİZİ GAFLETİMİZDEN...
YA DA HİÇ GİTME...

19 Temmuz 2014 Cumartesi

MESCİD-İ AKSA'DA


Mescid-i Aksa'da ışıklar sönmüş
Zalimler kurulmuş gözleri dönmüş
Nebiler diyarı ne hale düşmüş
Kana boyamışlar şu Filistini
Feryad ediyorlar kardeş bacılar
Hergün ölüyorlar masum çocuklar
Mahşer günü ALLAH hesabı sorar
Kana boyamışlar şu Filistini
***
Beytullahtan önce kıble orası
Filistinde eser şiddet havası
Ne kalmış bir dalı ne de ovası
Kana boyaşmışlar şu Filistini
Feryad ediyorlar kardeş bacılar
Hergün ölüyorlar masum çocuklar
Mahşer günü ALLAH hesabı sorar
Kana boyamışlar şu Filistini
***
Barut kokusundan çiçekler solmuş
Cami minareler topa tutulmuş
Bir kara beladır musallat olmuş
Kana boyamışlar şu Filistini
Feryad ediyorlar kardeş bacılar
Hergün ölüyorlar masum çocuklar
Mahşer günü ALLAH hesabı sorar
Kana boyamışlar şu Filistini



Biz dua etmekten başka hiçbir şey yapmıyoruz... Helal edecekler mi haklarını?
 Yardımcıları ol Allah'ım...

4 Haziran 2014 Çarşamba

BAZI DOSTLUKLAR NESCAFE GİBİDİR...

Bazı dostluklar vardır Nescafe'ye benzer, biri vardır mesela kahve gibidir, kokusuyla(duruşuyla) geçtiği yerde dikkatleri üzerine çeker, serttir (tadının güzelliğini bilmeyene), biri vardır süt gibidir ama taşacak olursa sınır tanımaz (hangi duygu olursa olsun) ve biri daha vardır o da şeker gibidir (bulunduğu ortamın tadını değiştiriverir)... Bu üçü bir araya geldiğinde ise hepsi hem kendileridir hem de artık bambaşka bir tada dönüşmüşlerdir. Aranınca üçü birden aranır artık... her tadan da aynı güzellikte tad alamaz... Ve Nescafe olmayı da herkes beceremez her maddenin dozunun iyi ayarlaması gerekir ;)

Tuğba :)

6 Mayıs 2014 Salı

Beklenen


Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni
Gelme, artık neye yarar?
 
Necip Fazıl Kısakürek