25 Şubat 2018 Pazar

5. GÜN

Tam 5 gün oldu.. Hayatımda en değer verdiğim, her şeyim onlar benim, onlar olmadan hayatım eksik dediğim beş kişiden birini kaybedeli tam beş gün oldu bugün.. Benim 26 yıllık ömrümde her zaman iki annem vardı. Babannem, canım Fikoşum, benim ikinci annemdi. Evimizin baş tacı, komşularımız için cam güzelimizdi. Her zaman aynı köşede oturur sabahtan akşama kadar dağ manzarasını ve denizi seyreder, dualar ederdi.. 5 gün önce 3 aydır yattığı yoğun bakımda ziyaretine gittiğimde anlamıştım o günün onu son kez göreceğim gün olduğunu. Hastaneden nefret eder, hiç doktora gitmek istemezdi. Vasiyetiydi “ Oğul beni oralara koma, birakma” derdi. Geçirdiği rahatsızlık engel oldu, vasiyetini yerine getiremedik orada bırakmak zorunda kaldık cam güzelimizi. Vefaat ettiği gün yoğun bakımda “Fikoşum seni burada bıraktık diye bize kızma tamam mı, doktor salmıyor, seni eve götürmemize izin vermiyor” dediğimde bana sağ gözünde biriken damla ile bir bakışı vardı..

Kelimeler yetmiyor, dil de kalp de susuyor, boğazda düğüm düğüm birikiyor hıçkırıklar, hem avazın çıktığı kadar haykırmak hem de iliklerine kadar çaresizliğini farkedip susmak istiyorsun aynı anda.. Yetmiyor, hiçbir şey yetmiyor..

1 yorum: