1 Ağustos 2018 Çarşamba

Yine düğüm boğazlar, yine kilit cümleler, yine bitap düştü gönüllerimiz her hafta en az bir kişi için gelen ve sürekli gelmeye devam eden şehit haberlerinin yanına bir de yaşını doldurmamış masum bir meleğin ve annesinin şehadetinin eklenmesiyle.. Yeter artık, sürekli üzülmekten yüreğimiz öyle bir hale geldi ki dağlandıkça dağlanıyor acıyla. Üstüne her yeni haber eklendiğinde ağırlaşıyor, genişliyor kapanmayacak kocaman bir delik oluşuyor yüreğimizde, kapkaranlık hissediyorum yüreğimi.. Bitecek diyoruz bitmiyor, temizlendi diyoruz temizlenmiyor, gözünü hırs bürümüş domuz sürüsünün. Durmuyorlar ve belli ki kökleri kuruyana kadar da durmaya niyetleri yok itlerin. İmkan verme Allah’ım, fırsat verme bu şerefsizlere. Tüm planlarını başlarına devşir. Kurusun kökleri. Ne çektirdilerse bize, milletimize hepsini ödesinler. Öyle hemen ölmelerini de istemiyorum, sürüne sürüne ölsünler. Ölmek için yalvarsınlar. Gaddarlıksa bu evet gaddarım. Milletime, devletime, yüreğimize bu zulmü çektiren aşağılıkların tek kurşunla ölmesi dindirmiyor kinimi, geçmiyor öfkem öyle hemen ölmeleriyle. Sadece göğsümde şaha kalkıp üzerlerinde sağlam kemikleri kalmayana dek tepinmek isteyen atı bir nebze yatıştırıyor hepsi bu. Leşlerine bakamıyorum, içim kaldırmıyor kahpelerin gebermiş hallerini görmeyi ama leş haberlerinin gelmesi bile kâfi dağlanan yaraya anlık da olsa merhem olmaya
Lütfen Rabbim, lütfen daha fazla şehit acısı verme yüreğimize..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder